29 Temmuz 2013 Pazartesi

Geir Ness - Geir Ness For Men (2006)

 "yıllanmış koyu bir havası var.."

 
Geir Ness 2006 çıkışlı baharatlı aromatik bir koku. Ne yurt dışında, ne ülkemizde pek bilinen bir parfüm değil. Geir Ness norveçli bir burun. 1995' te Laila adında Norveç' in ilk parfüm markasını yaratıyor. Sonrasında 2006' da kendi adını taşıyan ilk ve tek erkek parfümü Geir Ness' i yaratıyor. Dolayısıyla incelediğimiz ürün bir niş parfüm.
 
Geir Ness for Men ' in harmanı

çiçeksi notalar, baharatlar, yeşil notalar, odunsu notalar ve turunçgiller

olarak verilmiş. Herhangi bir detay yok. Harman olarak ne kötü, ne muazzam diyebilecğeim bir parfüm. Ortalamanın üzerinde bir lalique havası yok değil. Doğal kokuyor. Aynı zamanda koyu bir aromatik. Baharattam daha ziyade aromatik yönü daha önde. Ama oldukça koyu bir aromatik, fakat çamsı, ardıçsı klasik bir aromatikten çok daha rafine olmuş, daha yıllanmış koyu bir havası var. Tek tip homojenize bir kokudan ziyade anlık değişen bir orta zengiklikte havası var.

Koku açılışı hafif ekşimsi tatlımsı yeşil meyveler şeklinde. Ama donuk olarak. Bir ck escape zannetmeyin. Ardından hemen koyu baharatlı odunsu koku sarıyor. Ayrıca yeşil notalar da vurmaya devam ediyor. Yani aynı anda hem koyu yeşil hem tatlı-baharatlı odunsu bir kokuya sahip olabiliyor. Ancak bunu burnu rahatsız etmeden yapıyor. Bahsettiğim koyu yeşil karakter bir ardıç, çamdan ziyade envy'daki gibi kakuleyi andıran pastel koyu yeşil bir havada. Zaten parfümün sıvı rengi de aynen anlatmak istediği eşil karakterinde. 

Koku güzelliği hoş. Değişik kendine has karakterli bir kokusu var. Ortalama değil, ama öyle unutulmayacak bir koku da değil. Yani işte buldum diyeceğinizi bir koku olmasa da, arada bir değişik kokmak istediğinizde deneyebileceğiniz bilinmeyen bir koku.Bir imza kokusu olmak için pek baskın ya da belirgin değil, ama hep aynı şeylerden sıkılanlar için kalite olarak üzemeyecek bir koku. 




şu fotoyu biraz daha yosunsu pastel yeşil hayal edin, işte öyle kokuyor.

Özetle; Geir Ness için, farklı ve tatminkar tanımları en doğrusu olacaktır. Çok fazla muadili yok. Bir koleksiyon parfümü, yada imza parfümü olacak kalitede değil, ama dün kullandığınız gucci de değil. Değişken karakteri her tende farklı koktuğu için denemeden körlemesine alması risk olacak parfümlerden, ancak pek bulup deneme şansınız da yok.

Fark edilirliği düşük tene yakın kalıyor. Kalıcılık ortalama. 30 ve üzeri arkadaşlar deneyebilirler. Altına biraz fazla rafine kalabilir. Çok sıcak yaz güleri dışında her zaman kullanılabilir. Daha ziyade iç mekanda ve günün ikinci yarısında kullanılmasını öneririm. Bulup deneme ihtimali düşük olmasından dolayı, denemek için körlemesine alınası bir parfüm mü?, eğer elinizdekilerde sıkıldıysanız ve farklı bir şey arıyorsanız evet o riske girilebilir diye düşünüyorum. bunun dışında özellikle aranacak, büyük beklentilere girilecek kadar özel bir niş değil.

14 Temmuz 2013 Pazar

Nautica - Voyage (2006)

"çoğu tende fark edilirliğini de uzun süre koruyabilmesiyle oldukça iyi bir alternatif.."  



Bu Nautica fresh tipi koku işini iyi beceriyor. Marka olarak da modelleri olarak da ülkemizde pek bilinen ve yaygın bir isim değil. Ancak arada gayet güzel şeyler çıkardığı da oluyor. Voyage da öyle. 2006 çıkışlı parfüm sucul odunsu tipinde bir koku. 

Nautica Voyage' ın harmanı:

üstte: elma, yeşil yapraklar
ortada: nilüfer, mimoza
altta: amber, misk, sedir, meşe yosunu


notalarından oluşuyor. Her ne kadar IFRA' nın gereksiz yasaklamaları sebebiyle artık parfümlerde gerçek meşe yosununun çok çok düşük oranlarda, ya da hiç kullanılamadığını bilsek de 2006 çıkışlı bir parfümde sedirin yanında klasik şekilde meşe yosununu görmek bile mutlu ediyor. Ha parfüme bariz bir etkisi yok onu belirteyim. Harman ile ilgili söyleyeceğim sentetik olmaması. Böyle yeni ve sucul sınıfta olan parfümlerde artık çok zor görebildiğimiz bir şey. Harman elbette bir un jardin sur le nil kalitesinde değil, ancak kötü de değil. Döneminin standart neyse o. Notaları pek tek tek taze şekilde almıyorsunuz, ama en azından harman gayet homojenize ve balanslı, özellikle öne çıkıp rahatsız eden bir nota yok.

Voyage son derece ferah, fresh, taze, temiz sucul tarz bir koku. Hani gerçekten su kokusunu hissettiriyor. Elma notası hiç yok, çok yoğun yaprak notası var. Hani herhangi bir bitkinin yaprağını elinizde parçalayıp ezdiğinizde ortaya çıkan sucul bir koku var ya işte ana teması bunun üzerine. Çok sulu bir kavun gibi de sanki. Hani bazen gio bazen polo blue’yu anımsatabiliyor kokusuyla. Ama genel karakteriyle kokusu ezilmiş yaprakların o ferah kokusu şeklinde. Bu yapısıyla bana özlediğim extase body talk’u oldukça hatırlattı. Ona çok yakın bir tarzı var bu ferahlık konusunda. Burada ferahlıktan kastım kullanılan notaların az ve öz kullanılması durumu. Yani bir parfümden ziyade kokulu bir su gibi adeta. 


Sizler şimdi su gibi lafının üzerine "ha o zaman koku çok zayıftır hemen uçup gidiyordur" diyorsunuzdur değil mi? İşte öyle de değil, ilginçtir ki bu kadar hafif bir koku olmasına rağmen fark edilirliği oldukça yüksek. Kalıcılığı da tam ortalama. Sıktıktan sonra devamlı olarak kendini size hissettiriyor, uçtu sandığınız durumlarda da hafif bir esintiyle tekrar burnunuza geliyor. Yani kullanıcısı memnun eden kokulardan. Böyle hafif sucul yağıda olup da, sentetik olmadan belirli oranda fark edilir ve kalıcı parfüm yaratmanın zorluğunu diğer markaların vasat sucul parfümlerinden biliyoruz. Kendisine tarz olarak yakın bir diğer başarılı fresh tip parfüm azzaro visit. Fark olarak visit, jil sander'i andıran kokusuyla biraz daha odunsu yöne ağırlık veriyorken, voyage daha net bir sucul ve odunsu tarafı pek yok.

Özetle; nautica gerçekten kendisinden beklenmeyen başarıda bir sucul yaratmış. Özellikle de günümüzde eli yüzü düzgün yazlık parfüm kıtlığını düşünürsek çok da fazla ezmeye gerek görmediğim bir parfüm. Çoğu tende fark edilirliğini de uzun süre koruyabilmesiyle oldukça iyi bir alternatif.

Kalıcılığı ortalama, fark edilirliği bende çok iyiydi. Yaş grubu 16 ve üzeri herkes. Benim şimdiye kadar kullanış olduğum en iyi gio tarzı sucul kokulardan. Şu yaz günleri için çok uygun bir koku. Bu bakımdan bir denemenizi tavsiye ederim, memnun kalma ihtimaliniz yüksek.

1 Temmuz 2013 Pazartesi

Versace - Versace Pour Homme (2008)

"meşe yosunu içermemesiyle gerçek bir fujer değil koku olarak.." 


Gerek giyim ürünleriyle gerek parfümleriyle genel olarak gayet sevdiğim italyan moda evinden güncel bir parfüm pour homme. İncelediğim koku 2008 çıkışlı yeni versiyon. Aromatik fujer tarzında ve bundan dolayı kötü bir koku olma olasılığı çok düşük diye yaklaşıyoruz. Peki bakalım öyle mi?

Versace Pour Homme' un harmanı:

üstte: limon, bergamut, portakal çiçeği yağı(neroli), gül
ortada: sardunya, sümbül, ada çayı, sedir
altta: amber, misk, tonka fasulyesi

notalarından oluşuyor. Harmanı 2008 yılı çıkışlı bir parfümde pek de şaşırtmayacak şekilde kalitelisiz ve burnu rahatsız eden bir sentetiklik içerisinde. Notaların kalitesi düşük, standart raf parfümü ayarında. Eski versacelerde bulduğumuz kalite hissiyatını burada göremiyoruz. Harman tam homojenize olmamış ve çiğlik hissiyatı vermekte. Yani harman genel olarak oldukça özensiz hazırlanmış bir parfüm hissiyatı veriyor.
 
Aslında harmana baktığımızda gayet güzel çiçek notaları ve sade alt harmanıyla, yumuşak ve rafine bir parfüm olacakmış izlenimi veriyor ama pek öyle değil. En başta meşe yosunu içermemesiyle gerçek bir fujer değil koku olarak. Kokunun açılışı yarı sentetik, yüksek alkollü sanki tam karışmamış bir halde vuruyor; önce kuvvetli ve hafif buruk turunçgiller sonra ferah çiçeksi notalar şeklinde. Buraya kadar kulağa hoş geliyordur. Sonra acayip sabunsu bir koku gibi davranmaya başlıyor. Chanel allure homme sport, tommy hilfiger ayarında. Ayrıca sentetik burukluğu da bununla beraber artıyor. Bunu özellikle ılık ortamlarda daha kuvvetli hissediyorsunuz. Alt notalarda genel sabunsu koku hissiyatını geliştirmiyor, fujerle alakası yok. Parfümün babası Alberto Morillas aslında 212, romeo gigli man, acqua di gio gibi çok başarılı yazlık parfümlerin de yaratıcısı, ancak çıkardığı sayısız parfüme baktığımızda aralarında yüksek kalite olarak hazırlanmış özenli harmanlı tek tük parfümler olduğunu görüyoruz. Çoğu modern, fresh tipte, sentetik içerikli parfümler. Kimi başarılı, kimi değil, hatta kimi kült olmuş. Ama bu harmanlarındaki vasatlığı değiştirmiyor. Yani misal bir greenergy' yi yapmış givenchy'den ama gentlemen' i değil. Versace pour homme da tam Morillas' ın parfümlerinin karakteristiğinde, temiz, taze, hafif, güncel, ama vasat kalitede ve bir oranda sentetik. Fakat ne yazık ki bu parfüm fazla sentetik ve bayağı kokulu.


Özetle; kokusunu hiç beğenmedim, burun büken bir sentetiklikte ve günümüzün en gereksiz trendi olan yeni yıkanmış çamaşır/sabun gibi kokma tribinde versace adına pek yakışmayan bir parfüm olmuş. Bir kullanıcı basenotes' ta şöyle demiş: “25 years since the wonderful Versace L'Homme and they produce this piece of crap..” Durum aynen böyle. 
 

Fark edilirliği ve kalıcılığı ortalama altında. Zaten kokusu, harmanı, kalite hissiyatı da öyle. Uygun yaş grubu 16-25 diyeyim. Sonrasına da olur ama üzerinizde fazla basit kalabilir. Daha ziyade ilk bahar ve yazlık bir parfüm ama 4 mevsim kullanılabilir. İç ve dış mekana uygun ama silik yapısıyla dış mekanda pek kendini göstermeyecektir. Adam gibi versace kokusu nasıl olurmuş görmek istiyorsanız önce l’homme sonra black jeans ve dreamer deneyin. Gerisi yalan diyor uzak durmanızı tavsiye ediyorum.