4 Nisan 2017 Salı

Christian Dior - Dune pour Homme (1997)

"Dior’un az bilinen güzelliklerinden.."


Bu parfümün incelemesini yazmak için oldukça geç kaldım itiraf ediyorum, bir on sene evvel daha iyi olurdu. Ama olsun, geç de olsa inceleme incelemedir. Hımm Dune, nasıl başlasak; dune denince sizin aklınıza ne gelir bilmiyorum ama benim aklıma hemen Frank Herbert'ün Dune romanı serisi gelir. Sıcak bir çöl gezegeni, tarçını andıran değerli bir baharat olan melanj ve adına yapılan savaşlar. Dune serisine aşina olmasanız bile kum tepesi anlamına gelen Dune'da sıcak baharatlı bir oryantal havası bekliyorsanız yanılıyorsunuz. Neden böyle bir isimlendirme yapılmış bilemiyorum ama Dune'un  sıcak çölü andıran bir koku karakteristiğiyle hiç alakası yok, aksine çölde bulunan bir vaha gibi. 

Parfümün babası Olivier Cresp, özellikle kadın parfümlerinde uzmanlaşmış, pek çok markaya onlarca parfüm yapmış, benim de oldukça beğendiğim armand basi pour homme gibi parfümleriyle bilinen sağlam bir şahsiyet. 1997 çıkışlı parfümümüz döneminin yapısını tam yansıtan, günümüz tekdüze parfümlerinden daha iyi kalitede, odunsu çiçeksi misk tipi, erkeksi yapılı bir ürün.

Dune'un harmanı:

üstte: incir yağrağı, fesleğen, siyah frenk üzümü yaprağı, mandalina
ortada: hedione molekülü, meşe yosunu, adaçayı
altta: incir ağacı odunu, sandal ağacı, sedir, tonka 

notalarından oluşuyor. Bakınca şaşılacak bir durum yok, klasik bir 90lar harmanı, koku molekülü var, 90lar başından kalan meşe yosunu var, bir de incirle değişiklik yapılmış. Harmanda az miktar rahatsız etmeyen sentetiklik var, süper değil ama iyi bir harman kalitesine sahip. Notaların hepsi olmasa da önemli kısmı tek tek seçilebiliyor. Kokmaları gerektiği gibi kokuyorlar. "Balımsı", "derimsi" nota gibi saçmalıklar yok. Neyse o. Dune karakteristik olarak gri bir parfüm, biraz kendine kapalı ve yalnız. Klasik bir odunsu çiçeksi misk yolu izliyor. Taze ve çiçeksi/meyvemsi açılış ve sonrası hafif, yumuşak odunlar. Sertlik, köşelilik yok ama elegantlık her daim. Seçtiği asıl nota incir ve incir yaprağı olup böyle bir notayı bu kadar ustaca harmana yedirmiş olması kesinlikle taktire şayan seviyede. Dior’un dior olduğu güzel zamanlardan, harmanlamasındaki ustalıkla pahalı nişlere nanik yapan bir ürün.


Kokusuna bakalım biraz da, aslında oldukça klasik 90lar havalarında; açılış turunçgiller bezeli yeşil yapraklar yeşilliğinde bir açılış. İtalyan parfümlerinde gördüğümüz temiz, berrak limoni bir havası var turunçgillerin. Sadece mandalina denilse de daha ziyade tertemiz limonu alıyorum. Yanında da neredeyse pembe bibersi diyebileceğim bir yeşil yapraksı koku. Bu biberimsi buruk histe baharlı fesleğen ve adaçayının etkisi de var. Bu çok temiz, rafine, oturaklı ve klasik bir açılış. Ama eski kafalı değil, Nasıl bir eau sauvage, armani eau pour homme’un klasik oturmuş bir açılışları varsa bu da öyle. Elinize limon suyu sıkıp ovuşturun, sonra taze fesleğen yapraklarını elinizde ezin, en sonda incir ağacının yapraklarını alıp yırtın. İşte açılış bu üçlünün karışımı. Taze, temiz, ferah.

Açılıştaki limoni turunçgil ve baharlı taze yaprak kokusuna, kısa süre sonra çok hafif bir tatlılık geliyor. Bu sanırım incir yaprağı notasından gelen bir koku. Varla yok arası yeşil bir tatlılık. Hedione molekülünden de olabilir. Sonrasında taze odun, ve o da ne, mis gibi meşe yosunu mu alıyorum ben? Evet. Ne büyük sürpriz. Ne güzel sürpriz. Artık gerçek meşe yosunu notasını bulabilmek altın bulmak gibi. Tabi bunu 80 ve 90ların iyi parfümlerini kullanmış olanlar fark ederler, başka birisi için diplerlede “yeşilimsi” bir nota gibi gelebilir. Meşe yosunu biraz nazlı olup havanın biraz daha serin olduğu zamanlarda azıcık kendini göstersede benim gibi kendisine hasret olanlar kokusunu hemen yakalıyor. 


İncir hem yaprağıyla hem odunuyla var evet ama, ana tema değil, nüanslar  olarak, harmanda yazmasa net olarak  bu incir dedirtmez. Dolayısıyla o beklentiyle yaklaşmayın. Daha ziyade taze, nemli odun kokusunu alıyorsunuz. Nemliden aklınıza rutubet gelmemeli, bir ağacın taze dalını kesip yardığınızda, açığa çıkan o nemli genç odun kokusu vardır ya, işte bu parfümün incire yaklaşımı o şekilde, direk meyvesi gibi gibi değil. Açıkcası bu benim daha hoşuma gitti, incire  çok daha elegant bir yaklaşım. Ben parfümde kekremsi tatlı incir kokusunu pek sevmiyorum. Burada incir daha yumuşak hafif meyvemsi ve öz odunu şeklinde ki zaten kokunun ana havasına da hakim değil.

Frenk üzümü yaprağı yazmasa çok fark etmeyebilirdim tenimde, diğer notalarla karışıp çok hafif bir tatlımsılık verdiğinden o kadar dikkat çekmiyor. Keza adaçayı da öyle arada karışıyor. Bende sandal, tonka gibi talımsı notalar hiç belirgin değildi. Alt harmandan daha ziyade incir odunu ve sedir'in elegant odunsuluğu geliyor. Sedir, adaçayı ile karışık açılış sonrası her daim hafif bir burukluk yayıyor. Kokusunu basitleştirmem gerekirse; limoni ve fesleğenli baharlı bir açılış, hemen ardından yapraklar, nemli odun ve meşe yosunu yeşilliği ve sonrasında sedirin bu kombineye karışıp hadi biraz biberleyelim çocuklar demesi.


Özetle; Dune, Dior'un az bilinen unutulmuş güzelliklerinden, klasik bir 90'lar parfümü havasına sahip, imza parfümü olabilecek yapıda. Oturmuş, harika dengeli, klasik bir erkek adam kokusu. Bazı yorumlarda piyasadaki genel sucul odunsulara benzediği, özgün bir yönü olmadığı belirtilmiş. Önyargılı olup, kapıdan bakarsanız evet böyle düşünülebilir, ama kapıdan içeri girip detaylara dikkat ederseniz harmandaki ince detaylar, incire olan kibar ve dahice yaklaşımını ve dior'un eskiden beri gelen harmanlama uzmanlığını görebilirsiniz. Evet, mükemmel bir parfüm değil, ama bugün baştan sonra sentetik veya niş diye ayrılmaya başlayan parfüm piyasasında, daha işin özünde kalan bir parfüm olmasıyla bence Dune övgüyü hak ediyor.


Fark edilirlik orta karar, kendini buram buram yaymasa da teninizde yakın planda çok net. Aralarında hafiten esebiliyor. Kalıcılık da ortalama. Tenimde kademeli şekilde zayıflayarak 4 saat civarında yok oldu. Taze, berrak, bahara uygun ve karakteristik yapılı. Şu günler için daha iyisini beklemezdim. Hemen her yaşa ve ana uygun bir yalnız yakışıklı. Mükemmel ya da muhteşem değil ama karakteristik kokusu ve harmanlamasındaki detaylarında bence denenmesi gereken iyi bir parfüm.   

3 yorum:

  1. Sıradan, limoni, asidik bir koku...

    YanıtlaSil
  2. ben başka birşeyler sormak istiyorum ama mail adresini bilmediğim için parfüm altlarına yazmak zorunda kalıyorum.

    YanıtlaSil
  3. Christian Dior - Dune kullanıyorum ve kokusuna bayılıyordum banada cok uydu ve parfümü hiç degiştirmedim ilk 2001 yılında aldım,fakat şimdi aldığımda kokusunu ve kalıcılığını
    kaybetmiş.sizden ricam üç,dört tane parfüm ismi istiyorum takıntım marka olması. Saygı ve sevgilerimle

    YanıtlaSil